James Webb Teleskobu, Aralık 2021’de başarılı bir şekilde fırlatıldı ve evrendeki en eski ışığı keşfetmenin yanı sıra güneş sistemimizdeki gök cisimlerini incelemek için kullanılıyor. Teleskop Uranüs gibi diğer gezegenler ve uyduları hakkında daha fazla bilgi edinmemizi ve gök cisimleri arasındaki dinamikleri ve oluşum süreçlerini anlamamızı sağlayan değerli bir araçtır.
Satürn’ün yörüngesinde dönen buzlu bir uydu olan Enceladus, genişliği 483 kilometreden biraz daha fazladır. NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi’ndeki gezegen bilimci Geronimo Villanueva, Uzay Teleskopu Bilim Enstitüsü’nde yaptığı açıklamada, “Verilere bakarken önceleri hatalı bir değerlendirme yaptığımı düşündüm. Ay’ın 20 katından daha büyük bir su birikintisi keşfetmek gerçekten şaşırtıcıydı,” dedi.
Ekip, Enceladus’un saniyede 79 galon su buharı püskürttüğünü ve bu su buharının uydunun etrafında geniş bir hale oluşturduğunu belirledi. Bu bulgu, Enceladus’un su buharı püskürtmesinin aynı zamanda Satürn çevresindeki su kaynağını da beslediğini gösteriyor. Gezegen bilimcisi Stefanie Milam, aynı açıklamada, “Webb Teleskobu, şu anda Enceladus’un büyüleyici yüzeyinde suyun nasıl geliştiğini ve zaman içinde nasıl değiştiğini doğrudan ölçmek için eşsiz bir fırsat sunuyor. Gördüğümüz gibi, bu yeni keşifler bize daha fazla bilgi sağlayacak ve altta yatan okyanusun bileşimi hakkında daha fazla şey öğrenmemizi sağlayacaktır,” şeklinde ifade etti.
Su, yaşamın temel bileşenlerinden biri olduğundan, güneş sistemindeki suyun izlenmesi, yaşamın var olabileceği yerleri keşfetmek için büyük bir öneme sahiptir. Araştırmacılar, suyun izini sürerek gezegenimiz dışında yaşamın olası işaretlerini bulmayı umuyorlar.