1-3 Kasım 2013 tarihlerinde Kazakistan’ın eski başkenti Almatı’da Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) Türkiye Cumhuriyeti Atatürk Kültür Dil ve
Tarih Yüksek Kurumu-Atatürk Araştırma Merkezi ve Ahmet Yesevi Üniversitesi tarafından “Kazakistan Türkiye İlişkilerinin Geleceği
Uluslararası Sempozyumu” bir sempozyum düzenlendi. Sempozyumun sponsorları olarak Atatürk Araştırma Merkezi de yer almıştı.
Bugün “Türklük diye bir şey yoktur” şeklinde değerlendirmelerde bulunan Aktay SDE Başkanı Sempozyumun açılış konuşmacılarından birisi
olarak şu sözleri söylemişti: “İki halkın yakınlaşması konusunda çaba gösteriyoruz. Türkiye'nin Orta Asya coğrafyasıyla bağlarını daha da
kuvvetlendirmesi gerekir. Küreselleşme söz konusu yakınlaşma sürecini daha da mümkün ve zorunlu hale getirmektedir. Aktay geçtiğimiz
dönemde “Türkiye'de Türk milliyetçiliğinin yanında bir de Kürt milliyetçiliği eklendi” ve benzeri sözlerle Türklük kavramına açıkça karşı
olduğunu ifade etmişti.
Gazete 2023 olarak Ulu Önder Atatürk’ün kurduğu ve Başbakanlık himayesindeki Yüksek Kurum ve Araştırma Merkezi yetkililerine
soruyoruz: Kazakistan’daki kardeşlerimize karşı onların ev sahipliğinde Türklüğü ve dolayısıyla Türk Dünyası kavramını reddeden böyle bir
yaklaşımla işbirliği yapmanın gerekçeleri ne olabilir???
GAZETE2023 ÖZEL HABER